Blog

Bir Hatıra Uğruna

İçimde ne pişmanlık ne bir korku biriktirdim. Hayat karşıma bir duvar gibi dikildiğinde şiirler yazdım. Önüm alabildiğine açık ve gökyüzü masmavi olduğunda yine şiirler yazıyordum.

Zamanın İçinden

Sana gecenin bir yarısı, elimde zar zor yazan bir kalemle, ne zaman okuyacağını hiç bilemediğim bu mektubu yazarken içimde barınan yersiz yurtsuz yaşanmışlıkların ağırlığını taşıyorum. Yaşananlardan payıma düşen bütün güzellikleri sana bırakmaya karar verdim. Güzel hatıralar hatırlamaya layık olanda kalır demiştin.

Başlangıç

İşte bugün farklı bakıyordu gözlerim, zihnimin perdesi habersiz arayışımın rüzgarıyla aralanmıştı. İlerisinde ise sadece ben vardım . Ruhumu ve bedenimi kuşatan sayısız güzellikle orda öylece duruyordum. Mutluydum…

Düğüm

“Yanı başımda toplanan kalabalığın gölgesi üzerime düşüyor. Adımı söyleyen yabancılar tanıdık bir cevap bekliyor benden. Suskunluğum yıldızları kayıp gece de yankılanıyor. Sanıyorum adımla çözülecek bir düğüm değil bu.”

Çatı Katı

Birbiri ardına gelen soluksuz satırların en sonunda ise şunlar kalmıştı. 

 Tutsak zamanın ellerinden 

Dönebilir miyiz geriye? 

Kayıp bir düşsek bulunur mu izimiz?

Ellerimizde sıkı sıkı tuttuğumuz iplerini bırakıp 

Salıverir miyiz uçurtmamızı gökyüzüne

Hediye niyetine..