
“Senin hayatında yarattığım etki; dünyanın etrafında bir tur döndü ve tekrar buldu beni. Dostoyevski’nin de dediği gibi ben seni öldürdüm şimdi. Belki yaptıklarımla, belki de yapmadıklarımla. Bütün insanlığın kaderini birlikte yazdık yeni baştan. Sadece on dakika içinde. Her hikâyenin içine bir cümle ekledik. Şans çarkını çevirdik, on dakikalık ömür biçilen bir kelebek olduk birilerinin hayatında. Kime ne düştüyse şimdi içinde biz de varız.” (Arslan, 2020)
“Ebeveynin tutum ve davranışları, çocuğun hayatının her dönemini çepeçevre sarar.” (Atadeniz, 2020)
“Akvaryumdaki balık hoşnut olsa da halinden, okyanustan haberi bile yok. Yanındaki küçük fanusa bakarak şanslı olduğunu düşünüp yaşarken; fanustaki küçük balıklar da oltada olmadıklarına memnun. Belki de hiçbiri değil, belki de hepsi…” (Aydın, 2020)
“Gerçek dönüşüm; dışarıya rağmen odağımızı içeri çevirebilmekle, hayatta edilgen değil etken rol alabilmekle başlar.” (Bahar, 2020)
“Bir ihtimal uğruna mavinin büyüsüne veda edebilme cesaretini gösteren balığın, esarete mahkûm edilme hikâyesi…” (Böyük, 2020)
“Kara kediler mi suçludur? Kırılmış aynalar mı? Peki bizim o aynalara bakacak yüzümüz var mıdır?” (Kılıç, 2020)
“Deneyim kaydı kabarık, mahzen oldukça kalabalık, payımıza düşen travmaların ise yüzü şansa dönük.” (Korkmaz, 2020)
“Kızıl bir gölge şehre dolmaya başlamıştı. Güneş doğuyordu.” (Onuk, 2020)
“Farklı oktavlardan söylenerek birleşen seslerin şöleni…” (Tufan, 2020)
“Kalıp yargılar, kişiler arası beklentiler, kendini gerçekleştiren kehanete dönüşür.” (Yonat, 2020)
Dergiye ulaşmak için tıklayınız.
*Resim, Ecem Şevval Kurt’a aittir.
Soru ve görüşleriniz için: dergi@tpocg.net