Susulan Haykırışlar

"Hepimiz bazen susarız ama içimizde fırtınalar kopar. Susmak da istemeyiz aslında. Sadece boğazımızdaki bir yumru, alamadığımız nefes ve bir türlü akmasını engelleyemediğimiz gözyaşı buna engel olur."

(Bu yazının okunma süresi yaklaşık üç dakika sürmektedir)

          Hepimiz bazen susarız ama içimizde fırtınalar kopar. Susmak da istemeyiz aslında. Sadece boğazımızdaki bir yumru, alamadığımız nefes ve bir türlü akmasını engelleyemediğimiz gözyaşı buna engel olur. Konuşmak isteriz bağırıp çağırmak, belki de hesap sormak ya da kendimizi açıklamak isteriz ama yapamayız. Bu güçlü nedenler izin vermez bunların hiçbirine. İşte tam bu anlarda susarız. Zaten başka bir şey de yapamayız.

         Peki bu susmaların, içimizde kalan haykırışların bir sonucu yok mu?

        ‘İfade edilmemiş duygular asla ölmez, sadece diri diri gömülür ve sonradan daha korkunç şekillerde tezahür ederler’ demiştir Sigmund Freud, bu susmalar hakkında. Konuşamadığımız her an, haykıramadığımız her kelime içimizde sessizce derinlere çekilir. Biz atlattık sanırız. Artık bu olayı umursamadığımızı sanırız ama durum öyle değildir. O duygular içimizde bir yerde pusu kurmuştur aslında. Çıkmak için zaman kolluyordur ve onlar bu zamanın doğru olup olmadığını umursamaz. Birikir birikir, kendine birçok yoldaş edinir. En sonunda ise senin yapman gereken tek şey ayağını bir yere vurmaktır ya da yolda bir çocuğun düştüğünü görmek, bunun gibi belki de bundan daha küçük şeyler. İşte zaman, doğru ya da değil sadece zaman… 

       İşte bundandır kolumuz bir yere takıldığında verdiğimiz büyük tepkiler, işte bundandır normalde bizi ağlatmayacak bir film sahnesinin bizi gözyaşlarına boğması. Bunların hepsi o haykıramadığımız konuşamadığımız her anın masum bir şekilde aldığı intikamdır, dışardan acıyan kolumuza veya düşen çocuğa ağlıyormuşuz gibi görünür ama biz aslında sustuğumuz zamanlara ağlıyoruzdur, hıçkıra hıçkıra.

      Bunun yanı sıra ne yazık ki; bazı susmalar aslında hiçbir şey beklemez, bazı haykırışlar dışarı çıkmak değil de içimizde kalmak ister. Susmalar, haykırışlar… İçimizde yuva yaparlar, en derinlerimize gömülür bize içten içe zarar vermek niyetiyle oradan asla çıkmazlar. İçten içe hissederiz onları ama hiçbir şey yapamayız. Onlar işine başlamıştır çoktan. Kimisi bize baş ağrısı verir, kimisi nefes darlığı, kimisi ise çok daha kötüsünü. Ama biliriz ki hepsinin niyeti en acı şekilde almaktır intikamını. 

       Bu intikamın en büyük nedeni ise biziz. Zaten o ifade edemediğimiz her şey de bizi suçlar, bu yüzden intikamı bizden alır. Olaylarda o yumruya göz yummak, gözyaşlarının esiri olmak bize kolay gelir. ‘‘Kendimize ‘Zayıf görünüyorum, susmalıyım.’’ diyerek emir veririz ama aslında yaptığımız tek şey kaçmaktır. Kendimizde o gücü bulamayız çünkü. O an karşımızdaki bizden kat be kat güçlü biridir. Kendimize güvenimiz oldukça düşüktür. Zayıfızdır çünkü, haykıramayacak kadar güçsüz belki de haksızızdır kendimizce. İşte bu yüzden onları içimize göndermeyi seçeriz. Onları içimizde en derinlere biz iteriz. Evet, maalesef ki işin özünde onlara bu intikam hakkını tanıyan kişi bizim ta kendimiz. Bundan dolayı aldıkları intikama sessizce göz yumar—tıpkı o gözyaşlarına, yumruya göz yumduğumuz gibi— ve işlerini yapmalarına engel olmayız, olamayız da.  

      Sadece düşünürüz. Belki de o zaman susmasaydık şimdi içimizdeki bizden alınmak istenen intikamlara göz yummazdık. O zaman susmasaydık şimdi daha da kötü durumlara düşmezdik fakat sadece düşünürüz çünkü daha fazlası elimizden gelmez.

      İşte bu yüzden susmamalıyız ya zaten. İçimizde intikamların yeşermesine izin vermemeliyiz. O yumruya sessiz kalmamalı, gözyaşlarına göz yummamalıyız. Onlara rağmen konuşmalı, haykırmalı, içimizden o an ne geliyorsa onu yapmalıyız. Çünkü bilmeliyiz ki eğer susarsak bunun en büyük zararı bize, çünkü bilmeliyiz ki eğer susarsak bu durum baş edemeyeceğimiz sonuçlar doğuracak, çünkü bilmeliyiz ki; eğer susarsak bunun cezası çok acı verici.

Merve Coşkun 

https://pin.it/RYBsQtTEq

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.