Dön Bak Benliğine

Bakıyorum da elini kesmek korkusuyla kırık cam parçalarını toplayamamış da üstüne kapıyı örtüp çıkmış gibisin. Sahi sorduklarında ne yanıt vereceksin, toplumun kabul ettiği her önermeye mutlak doğrularmışcasına taptım mı diyeceksin?

(Bu yazının okunması yaklaşık 2 dakika sürmektedir.)

Selam, bugün nasılsın? Umarım kendine biraz vakit ayırabilmişsindir, sana iyi gelen şeyleri hayatına alıp zarar verenlerden uzak kalabilmişsindir. Neden böyle olmasını diliyorum biliyor musun? Çünkü bu senaryoda sınırları belirlemek, yürüyeceğin yolu seçmek senin elinde. Bugüne kadar kendini gerçekleştirmek için adımlar attığını fark ediyorum şahit olduğum kadarıyla. Emek harcadın, canın yandı belki; fakat hiç neden hep en kolay yolu seçtiğini sordun mu kendine? 

Risk aldın mı hiç bu hayatta? Seni inandırdıkları doğruları sorgulamak için ufak da olsa çaba harcadın mı? Bakıyorum da elini kesmek korkusuyla kırık cam parçalarını toplayamamış da üstüne kapıyı örtüp çıkmış gibisin. Sahi sorduklarında ne yanıt vereceksin, toplumun kabul ettiği her önermeye mutlak doğrularmışcasına taptım mı diyeceksin? 

Sevdin mi hiç? Ünlü bir müzik grubunun şarkılarını, aileni sevmek kolay. Sokağa atıldığı için gözlerini kaybetmiş bir kediyi, farklı olduğuna inandırıldığı için kendini toplumdan soyutlamış birini ve en önemlisi iyisiyle kötüsüyle kabul edip kendini sevdiğin bir zaman dilimi oldu mu hayatında? 

Cevabın hayırsa eksiksin. Dayatılanın aksine kendi birikimlerin adına savaşmadığın için; katıksız sevginin, yaşıyor hissetmenin kıymetini henüz anlayamadığın için; Her daim ilmek ilmek aklına işlenen bilgileri karakterinden, fikirlerinden süzmeden onayladığın için eksiksin. Çoğunluğun kopyası olmadığın için değil. Öfkem ne sana ne de herhangi birine, kırgınlığım bu dünyanın çığ gibi büyüyen kirli yüzüne.

Bu zor günlerde şu gerçeği lütfen unutma! Her şeyin insanlar için var olduğunu sananlar kadar tehlikeli varlık yoktur dünya üzerinde. Tahrip ederler, kalp kırarlar, geçerli sandıkları kurallar koyar ve şiddete başvururlar. İyinin ve kötünün ayrımını yapamayacak kadar, başkalarının haklarına saygı duyamayacak kadar da yoksundurlar. Konu hesabını ödemeye gelince de düzene sığınırlar, ilginçtir ki bahsettikleri düzen de yıllar içinde kılıf uydura uydura yaratılmıştır aslında. 

Dolu dolu yaşayabileceğin, geri dönüp baktığında iyi ki dediğin tecrübelerle donatabileceğin bir hayat var önünde. Önünü kesmek isteyenler, doğrularını savunduğun için yargılayanlar, hatta içinde depremler yaratacak kadar ağır ithamlarda bulunanlar olacak. Yedi ölümcül günahın her birini gözler önüne serecekler, yolundan dönmen için adeta duvarlar koyacaklar önüne ancak ben her şeye rağmen inanmak istiyorum sana ait olan, seni sen yapan parçalara. Eğer istersen, tüm kalbinle ve benliğinle istersen en devrik cümlelerden şiirler yaratabilirsin. Son nefesini veren doğanın ümidi, küllerinden doğmaya çalışan o tertemiz duyguların sesi olabilirsin.

Yazar:  Simay Çomak

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.