Bazı Dedikodular

Bazı Dedikodular

Merhaba arkadaşlar, dikkat çekmek istediğim bir konu var, psikologluk. Gördüğüm kadarıyla öğrenciler arasında hatta mezun ve alanda uzun yıllardır çalışanlar arasında bile meslek hakkında zihinlerde bir belirsizlik söz konusu. Ben de bu konuyla ilgili dedikoduları aktarmak istedim.

Belki bayat ve sığ kaçacak ama yine de benim gözlemlediğim sorunları buraya aktarmak istiyorum. Hepimiz bu soru(n)ları çevremizde hissetmiş/gözlemlemişizdir. Kendi fikirlerimin bir kısmını da sizlerle paylaşmak ve tartışmayı güncel tutmayı amaçlıyorum.

1- Psikolog kimdir?

2- Terapist kimdir?

3- Meslek nedir?

4- Psikiyatrlar mı meslek yasasına engel oluyor?

5- Meslek yasası gerekli mi?

 

1- Psikolog kimdir?

Bu konuda öğrenciler arasında başlıca şu yorumlar kulaktan kulağa geziyor:

1- Lisans mezunu psikolog değildir, biz nasıl psikolog olabiliriz ki ya, psikolog olmak için yüksek lisans şart.

2- 4 yıl boşuna mı okuduk, tabii ki psikologum kitapta yazan her şeyi yapabiliyor olmalıyım.

3- Evet psikolog olacağım ama kendimi yetkin hissetmiyorum.

Bence, psikoloji lisans programı psikolog olmak için yeterlidir, zira psikoloji bölümü bir bilim dalıdır ve müfredatı da belirlidir, mezunları da bu müfredatı öğrenmiş olurlar. Lisansta terapi yöntemi, test uygulama vs. öğrenmiyor olmamız eksiklik değildir; bu uygulamaların psikolog olmakla alakası yoktur (Her üniversitenin yöntemi ve amacı da farklıdır). Lisans eğitiminin sizi terapist veya araştırmacı yapması gerekmiyor. Kuramsal bilginin nasıl uygulamaya geçirileceği bireylere bağlıdır, onların sorumluluğundadır.

Bu konuda öğrencilerin kendilerini eksik görmelerini komik buluyorum, televizyondaki psikolog algısına uyulması gerekmiyor. Psikoloji okumuş birisi sadece psikoloji okumuştur, fazla da büyütmemek gerekiyor.

 

2- Terapist kimdir?

Bu konuda öğrenciler arasında başlıca şu yorumlar kulaktan kulağa geziyor:

1- Psikoloji mezunları elbette.

2- Klinik yüksek lisansını yapmış psikoloji mezunları.

3- Terapi eğitimi almış herkes.

4- Terapi eğitimi almış ilgili bölüm mezunları.

Bence, terapist olmanın yüksek lisans eğitimi ile bir ilgisi yok, bildiğim kadarıyla lisans üstü eğitim akademiye giriş  ve uzmanlaşma kaynağıdır; psikoterapi ise ayrı bir eğitim ve öğrenim gerektiriyor. Bunun ayrıntılı olarak tartışılması gerektiğini düşünüyorum, uygulama boyutunda alanda çok fazla etik ve bilim dışı uygulama, bol bol da istismar var.

 

3- Meslek nedir?

TDK: “Belli bir eğitim ile kazanılan sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş”

Dil Derneği: “Bir kimsenin yaşamını sürdürmek, geçimini sağlamak için yaptığı sürekli iş”

Tanımlara ve alandaki uygulamalara baktığımda, psikologluk mesleğinin itibar kazanması ve çağdaş standartlarda yapılabilmesi için bir meslek yasasının gerekli olduğunu düşünüyorum.

 

4- Psikiyatrlar mı meslek yasasına engel oluyor?

Böyle bir düşünce var ve çok yaygın. Ben bunun gerçekliğini çok merak ediyorum açıkçası. Siyasetçiler arasında psikiyatrların olduğu ve psikologların önlerinin kesilmek istendiğine dair bir mit var. Psikiyatrlarca psikologların ruh sağlığı alanında hor görüldüğünü daha önce doktorların ağzından da duymuşluğum oldu, fakat meslek yasası boyutunda böyle bir durum söz konusu mu? Birisi beni aydınlatırsa sevinirim.

 

5- Meslek yasası gerekli mi?

Bu konuda öğrenciler arasında başlıca şu yorumlar kulaktan kulağa geziyor:

1- Ben paramı kazanırım bir şekilde, beni ilgilendirmiyor.

2- Etik sebeplerden gerekli.

3- Bilim zarar görüyor, gerekli.

4- Tabii ki gerekli, bizim pastamızdan pay alanlar var!

5- Gereksiz, eğer yasa olursa etik dışı şeyler yapamam.

6- İşime yarayacaksa gerekli, ne ki o?

İletişim: shakanuzunlar@gmail.com

YAZAR: Hakan Uzunlar

 

 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.